Lexpera Blog

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın Uluslararası Yatırım Hukukuna Etkisi: Enerji Şartı Antlaşması ve Avrupa Birliği-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması Örnekleri

Avrupa Birliği’nin (AB) hukuk alanında gerçekleştirdiği birçok değişiklik uluslararası gelişmelere zemin hazırladığı gibi uluslararası yatırım alanındaki gelişmelere de yön vermektedir. Örneğin uluslararası yatırım hukukunda uyuşmazlık çözümünde yıllarca kullanılan “yatırımcı-devlet” uyuşmazlık çözümü sistemi yerine (“investor-state” dispute settlement –ISDS) “Yatırım Mahkemesi Sistemi”’ oluşturma (Investment Court System- ICS) tartışmalarının başlamasında AB içindeki tartışmalar etkili olmuştur. Özellikle Birleşmiş Milletler Uluslararası Ticaret Hukuku Komisyonu (United Nations Commission on International Trade Law -UNCITRAL) Çalışma Grubu III (Working Group-WG III) kapsamındaki bu alandaki reform sürecinde AB’nin kendi içindeki gelişmelerinin ve yaklaşımının etkisi yadsınamaz.[1] Çevre hukukuna ilişkin özellikle “iklim değişikliği” (climate change) konusunda AB’nin kabul etmiş olduğu, 2019 Aralık ayında başlatılan 2050 yılına kadar iklim nötrlüğüne ulaşma nihai hedefi ve belirli politika girişimleri belirleyen “Yeşil Mutabakat” ‘(Green Deal)[2]ın AB’nin taraf olduğu çoklu ya da ikili antlaşmalara yansıması bu alandaki uluslararası gelişmeleri etkilemiş ve yeknesak yaklaşım oluşturulmasına katkı sağlamış ve sağlamaktadır.

Çalışmada, AB’nin kendi içindeki çevre konusuna ilişkin gelişmelerin uluslararası yatırım hukuku alanına etkisi değerlendirilmektedir. Konu iki örnek üzerinden incelenecektir; öncelikle AB içindeki “Yeşil Mutabakat”’a ilişki gelişmelerin uluslararası bir antlaşma olan “Enerji Şartı Antlaşması” (European Charter Treaty-ECT)‘na etkisi incelenecektir. Enerji Şartı Antlaşması hem AB üyeleri haricinde tarafları olan çok taraflı bir antlaşma olması sebebiyle hem de kapsam itibarıyla sadece çevre konularına ilişkin olmaması sebebiyle seçilmiştir. AB’nin çevreye ilişkin kendi iç gelişmelerinin konusu enerji yatırımlarına ilişkin bir anlaşma olan Enerji Şartı Antlaşmasına etkisinin incelenmesi çevreyle ilişkin düzenlemelerin diğer alanlarla etkileşimi görmek açısından önemlidir. İkinci örnekte AB içindeki “Yeşil Mutabak”’a bağlı tartışma ve yükümlülüklerin AB’nin müzakere ettiği antlaşmalara yansıması “AB-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması” (Comprehensive Economic and Trade Agreement-CETA) örneği üzerinden değerlendirilecektir. Bu antlaşma Enerji Şartı Antlaşması’ndan farklı olarak AB’nin ikili antlaşmalarındandır. Konusu itibarıyla yine sadece çevreye ilişkin bir antlaşma değildir ancak düzenlemelerde AB’nin çevreye ilişkin yaklaşımının etkisi görülmektedir. Seçilen iki örnek incelemesi AB’nin kendi içinde kabul etmiş olduğu “Yeşil Mutabak” düzenlemelerinin hem yapmış olduğu ikili antlaşmalara hem de içinde yer aldığı uluslararası düzenlemelere etkisini vurgulamak için seçilmiştir. Etkinin incelenmesi, AB’nin küresel aktör olarak rolünü değerlendirmek bakımından katkı sağlayacaktır. AB’nin “uluslarüstü yapısı” (supranational), AB üyesi ülkelerin AB hukukundan ve uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülüklerinin incelenmesi, AB hukuku ile uluslararası hukuk ilişkisinin, “üstünlük” ve “öncelik” kriterlerine göre değerlendirmesi uluslararası gelişmeler açısından önemlidir.

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın Uluslararası Yatırım Düzenlemelerine Etkisi Örnekleri:

1. Enerji Şartı Antlaşması’nın Değerlendirilmesi:

1991 tarihli Avrupa Enerji Şartı (European Energy Charter) temel alınarak oluşturulan Enerji Şartı Antlaşması 7 Aralık 1994 tarihinde imzalanmış ve 16 Nisan 1998 tarihinde yürürlüğe girmiştir.[3] Türkiye, Enerji Şartı Antlaşmasını 17 Aralık 1994 tarihinde imzalamıştır.[4] Enerji Şartı Antlaşması enerji sektörü ile sınırlı olan çok taraflı bir Antlaşmadır. Enerji Şartı Antlaşmasının 2. maddesine göre; enerji alanında uzun dönemli iş birliğinin teşvik edilmesi için hukuki bir çerçeve tesis edilmelidir. Antlaşma; yatırım, ticaret, transit, uyuşmazlıkların çözümü, enerji verimliliği konularında hukuki çerçeveyi belirlemektedir.

1994 tarihli olan Enerji Şartı Antlaşması’nın gelişmeler ışığında modernleşmesi gündeme gelmiştir.[5] Modernleşme çalışmalarının özellikle uluslararası yatırım anlaşmalarının iklime duyarlı ve küresel çevre hedefleriyle uyumlu hale getirme konusunda ilk koordineli çok uluslu çaba olduğu belirtilmiştir.[6] Avrupa Yeşil Mutabakatı, iklim değişikliği tartışmaları ve ilgili Avrupa Birliği Adalet Divanı (ABAD) kararları Enerji Şartı Antlaşması’nın modernleşmesi çalışmalarında itici güç olmuştur. AB ve üye ülkeler 2018 yılında güncelliğini yitirmiş olan Enerji Şartı Antlaşmasının modernize edilmesi çağrısında bulunmuş ve Antlaşmanın özellikle yatırım politikası ile enerji ve iklim hedefleri konularında Avrupa hukukuyla uyumlu hale getirilmesi amacıyla 2019-2022 yılları arasında müzakereler yürütmüştür.[7] AB açısından antlaşmaya hem üye ülkeler hem de AB taraftır; bu sebeple antlaşma niteliği itibarıyla karma antlaşmadır (mixed agreement). Karma antlaşma olması sebebiyle antlaşma kapsamında hem üye ülkelerin hem de AB’nin yetkisi bulunmaktadır.[8]

AB, Enerji Şartı Antlaşması’nın yatırımın korunmasına ilişkin düzenlemelerinin AB ve üyelerinin yakın zamanda imzaladığı antlaşmalarla uyumlu hale getirilmesini amaçlanmıştır. Bu istek doğrultusunda özellikle; iklim değişikliği (climate change) ve temiz enerji geçişi (clean energy transition) hedeflerinin yansıtılması istenmiştir. On beş tur müzakere sonrası Enerji Şartı Konferansı'nın 24 Haziran 2022'deki ad hoc toplantısında 22 Kasım 2022 tarihinde Enerji Şartı Konferansı’nda (Energy Charter Conference) modernizasyon müzakerelerinin sonucu onaylanmış ve kabul edilmek üzere ortaya bir “ilke antlaşması” (agreement in principle) çıkmıştır.[9]

İlke Antlaşmasında iklim değişikliğine ilişkin öneriler incelendiğinde ilk olarak tanım maddesi değişikliği dikkat çekmektedir; antlaşmada tanım kapsamı genişletilmiş, karbondioksitin tutulması, kullanılması ve depolanmasını kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmiştir.

Yenilenen hükümler, tarafların temiz enerji hedefleri çerçevesinde Enerji Şartı Antlaşması kapsamında farklı enerji kaynaklarına yapılan yatırımların nasıl korunacağını öngörmektedir.[10] Hidrojen, susuz amonyak, biyokütle, biyogaz ve sentetik yakıtlar gibi yeni enerji malzemeleri ve ürünleri eklenmiş ve yatırım koruma hükümleri kapsamına alınmıştır.[11]

Ayrıca Akit Taraflara Konferans kararına dayanarak, kendi enerji güvenliği ve iklim hedeflerini dikkate alarak ülkelerinde fosil yakıtları yatırım koruması dışında tutma imkânını sağlayan “esneklik mekanizması” (flexibility mechanism) sunulmuştur (opt to carve out).[12] AB ve Birleşik Krallık, fosil yakıtlarla ilgili yatırımları Enerji Şartı Antlaşması kapsamındaki yatırım koruması dışında tutmayı seçmiştir.[13]

Modernleştirilmiş Enerji Şartı Anlaşması yürürlüğe girdikten 5 yıl sonra, akabinde her 5 yılda bir veya Şart Konferansı tarafından belirlenecek daha erken bir zamanda listelerin ve esneklik mekanizmasının uygulanmasının gözden geçirilmesi imkânı getirilerek Akit Taraflara, teknolojik ve siyasi gelişmelere tepki verme imkânı verileceği belirtilmiştir.[14]

İlke Antlaşmanın “Yatırımın Korunması”’na ilişkin düzenlemede “Dolaylı Kamulaştırma” (Indirect Expropriation) tanımı yenilenmiştir. İlke Antlaşma madde 13 düzenlemesi, daha açık hale getirilip kamulaştırma maddesine daha açık bir düzenleme getirilip her durumda dolaylı bir kamulaştırmanın varlığının tespiti için dikkate alınması gereken faktörlerin bir listesi belirtilmiştir. Genel bir kural olarak; halk sağlığı, güvenlik ve çevre gibi meşru politika hedeflerini korumak için benimsenen ayrımcı olmayan önlemlere iklim değişikliğinin hafifletilmesi ve uyum sağlanması dâhil edilerek bu durumların dolaylı kamulaştırma teşkil etmeyeceği açıkça düzenlenmiştir.[15]

İlke Anlaşmasında “Düzenleme Hakkı”’na ilişkin taraflarının meşru kamu politikası amaçları doğrultusunda “yatırımlar ve yatırımcılar karşısında düzenleme yapma hakkını” yeniden teyit etmek için, ilgili Antlaşmanın III. Bölümüne yeni bir bağımsız madde getirilmiştir. Meşru kamu politikaları kapsamında iklim değişikliğinin hafifletilmesi ve uyarlanması dâhil olmak üzere çevrenin korunmasının, halk sağlığının, güvenliğinin veya genel ahlakın korunmasının yer alabileceği belirtilmiştir.

Ayrıca İlke Anlaşmasıyla “Sürdürülebilir Kalkınma ve Kurumsal Sosyal Sorumluluk Düzenlemesi” getirilmiştir”.[16] İlke Anlaşma madde 5 “Sürdürülebilir Kalkınma ve Kurumsal Sosyal Sorumluluk” başlığı altında Akit Taraflar, iklim değişikliğiyle etkili bir şekilde mücadele edilmesinin acil gerekliliğini kabul etmişlerdir. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (United Nations Framework Convention on Climate Change-UNFCCC), Paris Anlaşması ve Uluslararası Çalışma Örgütü (International Labour Organization- ILO) temel sözleşmeleri gibi çok taraflı çevre ve iş sözleşmeleri kapsamında Akit Tarafların enerji sektörüyle ilgili olarak ilgili hak ve yükümlülüklerini teyit eden bir dizi hüküm getirilmiştir,[17] Ayrıca akit taraflar, sürdürülebilir kalkınma ve sorumlu iş uygulamaları hedeflerine katkıda bulunacak şekilde enerji sektöründe uluslararası ticareti ve yatırımı teşvik etme taahhütlerini yinelemişlerdir.[18] Akit Taraflar, ilgili çevre ve işçi koruma yasalarını ve standartlarını düşürerek uluslararası ticareti ve enerji yatırımını teşvik etmeyeceklerini beyan etmişlerdir.[19]

İlke Anlaşmasında belirtildiği üzere sürdürülebilir kalkınma ve kurumsal sosyal sorumluluğa ilişkin yeni hükümler, Akit Tarafların daha yüksek düzeyde çevre koruma ve daha geniş halk katılımı sağlayan ilgili yasa ve yönetmeliklerine uygun olarak enerji yatırım projelerinin çevresel etki değerlendirmesine ilişkin hükümleri açıklığa kavuşturmakta ve güçlendirmektedir.[20]

Akit Taraflar temiz enerjiye geçiş, enerji ticareti ve yatırımında düşük karbonlu teknolojilerin teşviki ve uygun olduğunda iklim değişikliği ile ilgili politikaların uygulanmasında işbirliği taahhütlerini yeniden teyit etmişlerdir. Sürdürülebilir kalkınmaya ilişkin yeni hükümlerin yorumlanması ve uygulanmasına ilişkin olarak Akit Taraflar arasındaki ihtilaflar için özel bir ihtilaf çözüm mekanizması uygulanacaktır.[21]

Sonuç olarak Enerji Şartı Antlaşması hükümetlerin iklim değişikliğinin hafifletilmesi ve uyum sağlanması da dâhil olmak üzere AB tarafından son ikili anlaşmalarında geliştirilen modernize edilmiş standartları yansıtan yatırım koruması sunması amaçlanmaktadır.[22]

Ancak kabul edilmesi beklenen metin belirli olmayan bir süre için ertelenmiştir. Bu sürece ilişkin gelişmeler incelendiğinde bazı AB üyelerinin düzenlemelerin AB’nin Yeşil Mutabakat uyum yükümlüğünü destelenmemesi sebebiyle onay süreçlerini durdukları görülmektedir. Dört AB Üye devletin çekimser kalması nedeniyle Avrupa Konseyi, modernize edilmiş Enerji Şartı Antlaşma metnini onaylamak üzere ortak bir AB pozisyonu için gereken nitelikli çoğunluğa ulaşamamıştır.[23] Ayrıca bazı ülkeler (Hollanda, Fransa, Almanya, Polonya) Enerji Şartı Antlaşması’ndan çıkacaklarını bildirmişlerdir.[24]

Üye ülkelerin AB hukukuna uymak konusunda yükümlülükleri bulunmaktadır. Avrupa Birliğinin İşleyişi Hakkında Antlaşma (ABİA) ABİA madde 258’de konu düzenlenmiştir. Üye ülkeler antlaşmadan kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmedikleri takdirde AB Komisyonu ilgili konuyu Adalet Divanı’na götürebilecektir. Aynı zamanda (ABİA) Madde 4/3’e göre: “3. Birlik ve üye devletler, dürüst işbirliği ilkesi gereğince, Antlaşmalar’dan kaynaklanan görevlerin yerine getirilmesinde birbirlerine saygı gösterirler ve yardımcı olurlar.” denilmektedir

Çıkma bildirimi yapılmış olmasına rağmen Enerji Şartı Antlaşması madde 47(3)’e göre “gün batımı hükmünün” (sunset clause) çekilmenin yürürlüğe girdiği tarihte Antlaşma kapsamındaki tüm yatırımlar 20 yıl boyunca korumadan yararlanmaya devam edecektir. Modernizasyon çalışmaları Enerji Şartı Konferansı tarafından henüz kabul edilmediği için antlaşma modernize edilmemiş haliyle uygulanmaya devam etmektedir.[25]

AB Komisyonu AB, Euratom ve Üye Devletlerin Enerji Şartı Antlaşması'na üyeliğine ilişkin sonraki adımlar başlığı altında (Next steps as regards the EU, Euratom and Member States’ membership in the Energy Charter Treaty)[26] Enerji Şartı Anlaşması’na üyelikleri ile ilgili olarak kullanabilecekleri olası seçenekler konusunda alternatifler sunmuştur.

Buna ilaveten Avrupa Parlamentosu; Komisyon ile Üye Devletlere hem Enerji Şartı Antlaşması’ndan koordineli bir şekilde çıkış hem de Akit Taraflar arasında “gün batımı hükmünün” uygulanmasını hariç tutan bir anlaşma hazırlamaya başlama çağrısında bulunmuştur.[27]

AB Parlamentosu’nun “Ortak Karar Önergesinde” AB’nin gerek Yeşil Mutabakat gerekse diğer iklim ve çevreye ilişkin düzenlemelerden, davalardan, Enerji Şartı Antlaşması’ndan çıkma bildirimi yapan üye ülkelerden bahsedilip aşağıdaki açıklama yapılmıştır[28]:

Paragraf 20'de:

“AB'nin yasal kesinlik elde etmesi ve Enerji Şartı Antlaşmasının AB'nin iklim ve enerji güvenliği hedeflerini daha fazla tehlikeye atmasını engellemesi için en iyi seçenek olarak Komisyon'u AB'nin Enerji Şartı Antlaşmasından koordineli bir şekilde çıkmasına yönelik süreci derhal başlatmaya ve Konsey'i böyle bir öneriyi desteklemeye davet eder”

düzenlemesi getirilmiştir.

Avrupa Komisyonu 7 Temmuz 2023 tarihinde üye devletlerle mutabık kalarak Enerji Şartı Antlaşmasının Yeşil Mutabakat ve Paris Antlaşması ile uyumlu olmaması sebebiyle AB’nin, Üye Devletlerin ve Euratom'un koordineli bir şekilde Enerji Şartı Anlaşması'ndan çekilmesini önermiştir.[29] Komisyon, ayrıca Antlaşmaya ilişkin önceki teklifini de geri çekmiştir.

Enerji Şartı Sekretaryası, Genel Sekreteri tarafından Avrupa Birliği'nin Enerji Şartı Antlaşması'ndan çekilmesini öneren Konsey Kararı taslağına ilişkin 11 Temmuz 2023 tarihli açıklamasında duruma ilişkin derin üzüntülerini bildirmiştir.[30]

Sonuç olarak AB’nin içinde yer aldığı çok taraflı bir antlaşmanın AB Yeşil Mutabakatı ve ilgili düzenlemeleri ile uyumlu hale gelmemesi AB’nin antlaşmadan çıkmasına sebep olmuş ve aynı zamanda Antlaşmanın geleceği ve etkinliği AB’nin önemi sebebiyle tartışılır hale gelmiştir. İçinde AB’nin yer almadığı Enerji Şartı Antlaşmasının önemi ve etkinliği de tartışmaya açılmış olmuştur.

Bir sonraki bölümde ise AB’nin ikili ilişkilerinde Avrupa Yeşil Mutabak’ın etkisi “AB-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması” kapsamında incelenecektir.

2. Avrupa Birliği-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması Değerlendirmesi:

AB ve üye ülkelerin taraf olduğu çok taraflı Enerji Şartı Anlaşmasında olduğu gibi AB’nin müzakere ettiği ikili antlaşmalarında da AB’nin kurumlarının, örneğin Avrupa Komisyonu’nun ve bazı üye ülkelerin “AB hukukuna uyma yükümlülüklerine” dayalı yaklaşımları AB’nin ikili antlaşmalarını ve gelişmeleri etkilemektedir. Enerji Şartı Antlaşması modernizasyon sürecinde dört AB üyesi ülkenin “İlke Anlaşmasını” onaylamaması, akabinde Enerji Şartı Antlaşması’ndan çekilme bildiriminde bulunması AB’nin Enerji Şartı Antlaşması’ndan çekilme sürecini tetiklediği gibi iki taraflı bir anlaşma olan “Avrupa Birliği-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması” (Comprehensive Economic and Trade Agreement-CETA)[31] kapsamında karma nitelikli bir anlaşma olması sebebiyle üye ülke Almanya’nın anlaşmayı uygun bulma sürecinde gündeme getirdiği çevre konusundaki itirazları ve talepleri antlaşmanın ilgili bölümlerinde tekrar müzakerelerin başlamasına sebep olmuş ve sonucunda aşağıda tartışılacağı üzere CETA Ortak Komitesinin Taslak Kararı (Draft Decision of the CETA Joint Committee)[32] ile anlaşmanın “dolaylı kamulaştırma”, “adil ve hakkaniyete uygun muamele” düzenlemelerinde değişikliklere sebep olmuştur. Söz konusu değişiklikler yapıldıktan sonra Almanya sonra CETA’yı onaylamıştır ancak henüz Belçika, Bulgaristan, İrlanda, Yunanistan, Fransa, İtalya, Kıbrıs, Macaristan, Polonya, Slovenya antlaşmayı onaylamamıştır.[33]

CETA, ortak iklim koruma hedefini desteklemeyi amaçlamaktadır. Antlaşma içinde iklim kavramı açıkça yer almaktadır. Antlaşmada ayrıca Yeşil Mutabakat, Paris Anlaşması referansı yapılmakta ve aşağıda incelenecek olduğu üzere konuyla ilgili güncellemeler yapılmıştır.[34]

CETA Ortak Komitesinin Taslak Kararı (Draft Decision of the CETA Joint Committee):[35]’nda 3 başlık düzenlenmiştir: “Adil ve hakkaniyete uygun muamele” (Fair and Equitable Treatment), dolaylı kamulaştırma (Indirect Expropriation) ve iklim değişikliği (Climate Change).

“Adil ve hakkaniyete uygun muamele” ilkesi madde 8.10’da düzenlenmiştir, madde 8.10.2(d) düzenlemesinde:

“…tedbir veya tedbirler dizisi açıkça bir nedene veya gerçeğe dayanmıyorsa veya açıkça önyargı veya önyargı gibi gayrimeşru gerekçelere dayanıyorsa; cinsiyet, ırk veya dini inanca dayalı farklı bir muamele, sağlık, cinsiyet eşitliğinin teşvik edilmesi, çevre (iklimin korunması dâhil) veya güvenlik gibi meşru kamu yararı hedeflerini korumak için tasarlanan veya uygulanan tedbirler gibi nesnel ve meşru gerekçelere dayanılarak haklı gösterilemez.”

iklimin korunması dahil çevre konusu açıkça belirtilmiştir:[36]

Dolaylı kamulaştırmaya ilişin düzenlemede (e) bendinde iklim değişikliği ile mücadele edilmesi durumdaki düzenlemenin dolaylı kamulaştırma sayılmayacağı belirtilmiştir. Düzenlemeye göre:

“Taraflar, bir Tarafın ayrımcı olmayan önlemlerinin iklim değişikliğiyle mücadele etmek veya onun mevcut veya gelecekteki sonuçlarını ele almak amacı olduğu sürece dolaylı kamulaştırma teşkil etmeyeceği teyid eder ancak önlemin veya bir dizi önlemin etkisi tamamen orantısız ise bu durumda amacı ışığında inkâr edilmez makul olmayan olarak algılanır.”

Ayrıca iklim değişikliği düzenlemesi getirilmiştir. Düzenlemenin (3/2)’de:

“Yatırım Bölümünün hükümlerini yorumlarken Mahkeme Tarafların Paris Anlaşması kapsamındaki taahhütlerinin ve bunların ilgili iklim tarafsızlığı hedefleri gereğince dikkate almalıdır.”

(3/3):

“Taraflar, bu Bölüm hükümlerinin Mahkeme tarafından Tarafların Paris Anlaşması kapsamındaki taahhütleri ve ilgili iklim tarafsızlığı hedefleri dikkate alınarak ve Tarafların kendi iklim değişikliği azaltım ve uyum politikalarını sürdürmelerine imkân verecek şekilde yorumlanacağı ve uygulanacağı yönündeki anlayışlarını teyit ederler.”

Paris Anlaşması yükümlülüklerini ve iklim tarafsızlığı hedefleri taahhütlerini dikkate alma yükümlülüğü açıkça düzenlenmiştir.

24 Kasım 2023 tarihli AB-Kanada Zirve (EU-Canada Summit) toplantısında AB ve Kanada aralarında bir “Yeşil İttifak” (Green Alliance) kurulmuştur.[37]

Tarafların iklim nötrlüğü taahhüdünde bulunduğu Yeşil İttifak’ın, Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında oluşturulan en kapsamlı ikili angajman biçimi olduğu belirtilmiştir.[38] AB-Norveç Yeşil İttifakı (Nisan 2023) ve AB-Japonya Yeşil İttifakı (Mayıs 2021) sonrası türünün üçüncü anlaşmasıdır.[39]

Yeşil İttifak ile taraflar, karşılıklı olarak destekleyici çevre ve ticaret politika ve uygulamalarını teşvik etmeye devam edeceklerini taahhüt etmişlerdir. Ortak Açıklama (Joint Statement)’da[40] açıklamalarda bulunmuşlardır.

Ortak Açıklamada ortak değerler ve ilkelerin, doğa dostu ve iklim nötr ekonomileri büyütmek için bir araya gelme nedeni olarak belirtilmiştir.[41] Önemli yeni işbirliği alanlarının belirlendiği ve Yeşil İttifak’ın taraflar arasındaki işbirliğini derinleştireceği açıklanmıştır.[42]

III. Bölüm “Herkes için sürdürülebilir ekonomik büyüme” başlığı altında Kanada ve AB’nin, dayanıklı ve çeşitlendirilmiş tedarik zincirleri oluşturmak üzere iş birliği yapmak için CETA tarafından oluşturulan mekanizmaları kullanmaya devam edeceği ve CETA'nın sürdürülebilir kalkınmanın desteklenmesi ve iklim nötr bir ekonomiye doğru ilerlenmesinde oynayabileceği önemli rolü belirtilmiştir.[43]

IV. Bölüm “İklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı ve kirlilikle mücadele” başlığı altında 2050'ye kadar küresel iklim nötr ekonomi koyulmuş[44], azaltılmamış fosil yakıtların en geç 2050 yılına kadar küresel olarak kullanımdan kaldırılması hedefleri belirlenmiştir.[45]

CETA dışında AB’nin ticari ilişkilerine bakıldığında son yıllarda “AB ve Sürdürülebilir Kalkınma” (EU and Sustainable Development) kavramının önem kazandığı ve birçok ticaret anlaşmasında tartışıldığı görülmektedir.

Örneğin AB’nin Kanada, Orta Amerika, Kolombiya, Peru ve Ekvator, Gürcistan, Japonya, Moldova, Singapur, Güney Kore, Ukrayna, Birleşik Krallık, Vietnam ülkeleri ile Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma Anlaşmaları bulunmaktadır.[46] Şili, Çin, Mercosur ve Meksika ile yapılan anlaşmalar ise onay beklemektedir. Avustralya, Endonezya ve Yeni Zelanda ile ise görüşmeler devam etmektedir. AB’de en son 2022 tarihli “Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma İncelemesi” (Trade and Sustainable Development Review) bulunmaktadır.[47] Bu İncelemede sürdürülebilir ticaretin desteklenmesini 15 maddelik eylem planına dâhil etmiş ve bir düzenleme ihtiyacı doğmuştur. Komisyon 22 Haziran 2022 tarihinde 'Ticaret Ortaklıklarının Gücü Üzerine Tebliğ: Yeşil ve Adil Ekonomik Büyüme için Birlikte ('Communication on the power of trade partnerships: together for green and just economic growth') kabul etmiştir.[48]

Sonuç

Çalışmada, AB’nin “Yeşil Mutabak” kapsamında kendi içindeki çevre konusuna ilişkin gelişmelerin uluslararası yatırım hukuku alanına etkisi iki örnek üzerinden değerlendirilmiştir. Örneklerin birinin, çok taraflı bir anlaşma niteliğindeki Enerji Şartı Antlaşması, diğerinin ise AB’nin iki taraflı anlaşmalarından Avrupa Birliği-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması (CETA) olarak seçilmesi AB düzenlemelerinin hem çok taraflı hem de iki taraflı anlaşmaya yansımasının değerlendirilmesi amacıyla seçilmiştir. Çalışmada görüldüğü üzere yapılan değişiklikler iki anlaşma açısından da paralellikler göstermektedir. AB incelenen anlaşmalardaki değişikliklerin yapılması konusunda itici güç olmuştur. Çalışma kapsamında sadece AB “Yeşil Mutabak” çerçevesinde iklim değişikliği ve çevre düzenlemelerinin uluslararası yatırıma ilişkin düzenlemelere etkisi incelenmiştir oysa yine AB’nin kendi içindeki uluslararası yatırım hukukunda uyuşmazlık çözümünde kullanılan “yatırımcı-devlet” uyuşmazlık çözümü sistemi yerine önerdiği Yatırım Mahkemesi Sisteminde veya uluslararası yatırım hukukunda devletin “düzenleme getirme hakkı” (right to regulate) konularında da uluslararası yatırım hukuku gelişmelerini etkileyen önemli rolü olmuştur. Sonuç olarak uluslararası yatırım hukukuna ilişkin gelişmeleri öngörebilmek ve değerlendirmek açısından önemli bir aktör olan AB’nin uluslararası yatırım hukukuyla ilgili alana ya da iklim değişikliği ve çevre konusunda olduğu gibi yatırım hukuku ile doğrudan olmasa bile ilişkili konulardaki iç düzenlemelerini ve bu düzenlemelerin mevcut uluslararası yatırım hukuku çerçevesine etkisini incelemek önemlidir.


Dipnotlar


  1. Pınar Karacan, Avrupa Birliğinde Achmea Kararı ve 1/17 Sayılı Görüş̧ Işığında Yatırımcı-Devlet Uyuşmazlık Çözüm Mekanizmasının Geleceği, Milletlerarası Hukuk ve Milletlerarası Özel Hukuk Bülteni, 40/2/2020, Aralık 2020. ↩︎

  2. https://www.consilium.europa.eu/en/policies/green-deal/#what,https://commission.europa.eu/strategy-and-policy/priorities-2019-2024/european-green-deal_en, https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/IP_23_510, https://policy.trade.ec.europa.eu/development-and-sustainability/sustainable-development/environmental-protection_en. ↩︎

  3. Genel bilgi için: Pınar Baklacı, Esen Akıntürk, Enerji Şartı Antlaşması, Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi Dergisi, Cilt 7, Sayı 2, 2006, s. 97-113; Pınar Baklacı, Esen Akıntürk, Enerji Şartı Antlaşmasına Göre Uyuşmazlık Çözüm Yolları, Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi, C XXIV, S 2, Aralık 2007, s. 305-345. ↩︎

  4. 4519 sayılı Kanunla 6 Şubat 2000 tarihinde uygun bulunmuştur. ↩︎

  5. https://www.energychartertreaty.org/modernisation-of-the-treaty. ↩︎

  6. Statement by the Secretary General of the Energy Charter Secretariat on the draft Council Decision proposing the withdrawal of the European Union from the Energy Charter Treaty 11 July 2023, https://www.energycharter.org/media/news/article/statement-by-the-secretary-general-of-the-energy-charter-secretariat-on-the-draft-council-decision-p. ↩︎

  7. https://energy.ec.europa.eu/news/european-commission-proposes-coordinated-eu-withdrawal-energy-charter-treaty-2023-07-07_en. ↩︎

  8. Genel bilgi için: Pınar Karacan, Avrupa Birliği Hukukunun Yapısından Kaynaklanan Uluslararası Yatırım Hukukuna İlişkin Sorunlar, 2017, 37(2), MHB (Prof. Dr. Yücel Sayman Armağan’a Armağan), 547-575. ↩︎

  9. https://policy.trade.ec.europa.eu/news/agreement-principle-reached-modernised-energy-charter-treaty-2022-06-24_en,https://www.energycharter.org/fileadmin/DocumentsMedia/CCDECS/2022/CCDEC202210.pdf, Finalisation of the Negotiations on the Modernisation of the Energy Charter Treaty (İlke Anlaşması), Brussels 24 June 2022 https://www.energychartertreaty.org/modernisation-of-the-treaty. ↩︎

  10. İlke Anlaşması, Tanımlar 1. ↩︎

  11. İlke Anlaşması, Sütun 1: Güncellenmiş Enerji Malzemeleri ve Ürünleri Listesi (Pillar 1: Updated list of Energy Materials and Products). ↩︎

  12. İlke Anlaşması. ↩︎

  13. İlke Anlaşması, Sütun 3: İnceleme Mekanizması (Pillar 3: Review mechanism). ↩︎

  14. İlke Anlaşması, Sütun 3: İnceleme Mekanizması (Pillar 3: Review mechanism). ↩︎

  15. İlke Anlaşması. ↩︎

  16. İlke Anlaşması. ↩︎

  17. İlke Anlaşması, Madde 5/2. ↩︎

  18. İlke Anlaşması, Madde 5/2. ↩︎

  19. İlke Anlaşması, Madde 5/3. ↩︎

  20. İlke Anlaşması, Madde 5/5. ↩︎

  21. İlke Anlaşması, madde 5/5. ↩︎

  22. https://policy.trade.ec.europa.eu/news/agreement-principle-reached-modernised-energy-charter-treaty-2022-06-24_en. ↩︎

  23. https://www.energycharter.org/media/news/article/statement-by-the-secretary-general-of-the-energy-charter-secretariat-on-the-draft-council-decision-p. ↩︎

  24. İtalya 31 Aralık 2014 tarihinde bildirimde bulunarak Enerji Antlaşmasından çıkmıştır. Ayrıca Lüksemburg, 17 Haziran 2024’de, Fransa 8 Aralık 2023, Almanya 21 Aralık 2023, Polonya 29 Aralık 2023’de yürürlüğe girmek üzere, Enerji Şartı Antlaşmasından çıkma bildiriminde bulunmuştur. https://www.energycharter.org/media/news/article/written-notifications-of-withdrawal-from-the-energy-charter-treaty, https://www.energycharter.org/media/news/article/written-notification-of-withdrawal-from-the-energy-charter-treaty. ↩︎

  25. https://www.euractiv.com/wp-content/uploads/sites/2/2023/02/Non-paper_ECT_nextsteps.pdf. ↩︎

  26. https://www.euractiv.com/wp-content/uploads/sites/2/2023/02/Non-paper_ECT_nextsteps.pdf. ↩︎

  27. https://www.euractiv.com/wp-content/uploads/sites/2/2023/02/Non-paper_ECT_nextsteps.pdf. ↩︎

  28. https://www.europarl.europa.eu/doceo/document/RC-9-2022-0498_EN.html. ↩︎

  29. https://energy.ec.europa.eu/news/european-commission-proposes-coordinated-eu-withdrawal-energy-charter-treaty-2023-07-07_en. ↩︎

  30. https://www.energycharter.org/media/news/article/statement-by-the-secretary-general-of-the-energy-charter-secretariat-on-the-draft-council-decision-p. ↩︎

  31. Avrupa Birliği-Kanada Kapsamlı Ekonomik Ticaret Antlaşması’na ilişkin genel bilgi için bakınız: Pınar Karacan, Avrupa Birliğinde “Achmea” Kararı ve “1/17 Sayılı Görüş” Işığında “Yatırımcı-Devlet” Uyuşmazlık Çözüm Mekanizmasının Geleceği. Public and Private International Law Bulletin, 40(2), 2020, 1507-1534. ↩︎

  32. https://www.gerechter-welthandel.org/wp-content/uploads/2022/09/20220905_Draft-Decision-and-Declarations_CETA.pdf. ↩︎

  33. https://carleton.ca/tradenetwork/research-publications/ceta-ratification-tracker/#sect1, https://www.consilium.europa.eu/en/documents-publications/treaties-agreements/agreement/?id=2016017. ↩︎

  34. Statement from the Commission on clarifications discussed with Germany regarding investment protection in the context of the CETA agreement, 29 Ağustos 2022. ↩︎

  35. https://www.gerechter-welthandel.org/wp-content/uploads/2022/09/20220905_Draft-Decision-and-Declarations_CETA.pdf. ↩︎

  36. https://www.gerechter-welthandel.org/wp-content/uploads/2022/09/20220905_Draft-Decision-and-Declarations_CETA.pdf. ↩︎

  37. https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/ip_23_5946, https://www.canada.ca/en/environment-climate-change/corporate/international-affairs/partnerships-countries-regions/europe/green-alliance-canada-european-union.html. ↩︎

  38. https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/ip_23_5946. ↩︎

  39. https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/ip_23_5946. ↩︎

  40. https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/statement_23_6054. ↩︎

  41. Paragraf 2. ↩︎

  42. Paragraf 4. ↩︎

  43. Paragraf 15. ↩︎

  44. Paragraf 20. ↩︎

  45. Paragraf 22. ↩︎

  46. https://policy.trade.ec.europa.eu/development-and-sustainability/sustainable-development/sustainable-development-eu-trade-agreements_en. ↩︎

  47. https://policy.trade.ec.europa.eu/development-and-sustainability/sustainable-development/sustainable-development-eu-trade-agreements_en. ↩︎

  48. https://circabc.europa.eu/ui/group/8a31feb6-d901-421f-a607-ebbdd7d59ca0/library/8c5821b3-2b18-43a1-b791-2df56b673900/details, https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/ip_22_3921. ↩︎

Lexpera Blog’da yayımlanan yazılar, yazarlarının görüşlerini ifade eder. Lexpera Blog’da bir yazıya yer verilmesi, o yazıda savunulan görüşlerin On İki Levha Yayıncılık tarafından benimsendiği anlamına gelmez. Yazılar, bilgi amaçlı olup, hukuki mütalaa ya da tavsiye niteliği taşımamaktadır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve diğer mevzuat hükümlerine aykırı ve bilimsel yazma etik kurallarını aşan iktibaslar konusunda yazarların ve On İki Levha Yayıncılık’ın rızası bulunmamaktadır.
Author image
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Milletlerarası Özel Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, ORCID no: 0000-0002-9339-3207