Lexpera Blog

Geçmişe Sünger Çekmek: Unutulma Hakkı

Eren Sözüer[1]

“Herkes Facebook’a koyduğu bilgilere dikkat etsin. İnsan gençken hatalar, aptalca şeyler yapar. YouTube çağındayız ve bu çağda yaptığınız her şey gelecekte karşınıza çıkabilir”.[2]

Birçoğumuz eski Amerikan başkanının gençleri uyarma ihtiyacını hissettiği bu durumun farkında. Hatta, belki de çağımızın gereği olarak bu durumu kabullendiğimizi dahi söyleyebiliriz. Ancak dijital ortamların sınırsız ve kalıcı hafızası karşısında ve özellikle de İnternet ortamındaki bilgiler arama motorları tarafından herkesin “bir tık uzağına” getiriliyorken, “kayıtlı geçmişimizin mahkumu” olarak yaşamak istiyor muyuz?

İnternet’in adeta “kusursuz hafızası”, normal şartlarda toplumsal hafızadan silinecek olayları, üzerlerinden yıllar geçmiş ve kişi kendisini bu olaylardan soyutlamış olsa dahi gündeme getirebilmektedir. Hemen hemen yegane bilgi kaynağı hâline gelmiş İnternet, toplumun bireye ilişkin algısında da belirleyici olmaktadır. İşte unutulma hakkı, bu noktada devreye giren bir hukuki çare olarak karşımıza çıkmaktadır. Unutulma hakkı bireylere, geçmişlerine bir ölçü de olsa sünger çekme ve yaşamlarının geri kalanını serbestçe şekillendirme imkanı tanımaktadır.

“Unutulma hakkı” nedir?

Unutulma hakkı kısaca, bireyin geçmişte hukuka uygun olarak yayılmış ve doğru nitelikteki bilgilerinin, zamanın geçmesine bağlı olarak erişimden kaldırılmasını ya da gündeme getirilmemesini talep etme hakkı olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla unutulma hakkı, geçmişteki bilgilerin erişilebilir olması ile ilgilidir. Bu nedenle unutulma hakkı, yanlış bilgilerin düzeltilmesine ilişkin taleplerden ayrılmakta ve geçmişe ait bilgilerin olumsuz etkilerine yönelik bir çözüm olarak ortaya çıkmaktadır.[3]

Unutulma hakkı her ne kadar dijital ortamlar ve özellikle İnternet’teki bilgiler bağlamında zikredilse de, esasında kökenini 20. yüzyıl Kıta Avrupası hukukunda bulan bir haktır. Özellikle eski hükümlülerin suçları bağlamında tanınan unutulma hakkı, rehabilitasyon süreci kapsamında adli sicil kayıtlarının silinmesi veya erişimden kaldırılması ya da kitle iletişim araçları ile geçmiş suçun gündeme getirilmemesi hakkı olarak kabul edilmiştir. Bununla beraber, unutulma hakkının uluslararası tanınırlığa ulaşması, Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın (ABAD) 2014 yılına ait Google İspanya kararı ile olmuştur.

Google İspanya kararı

Google İspanya [4] kararının konusunu, borçları nedeniyle gayrimenkulleri haczedilen İspanyol bir avukatın, buna ilişkin yirmi yıllık açık arttırma ilanlarının ilgili gazetenin web sitesine aktarılması üzerine yaptığı başvuru oluşturmaktadır. İsmi Google’da aratıldığında çıkan ilk sonuçlardan biri bu ilanlara ilişkin bağlantı olunca bu kişi, İspanyol hukukunda tanınmış olan unutulma hakkını ileri sürerek arama sonuçlarından bağlantının kaldırılmasını talep etmiştir.

ABAD, doğru olan bir bilgi hukuka uygun olarak yayımlanmış olsa bile (somut olayda gazete haberi olarak), zamanın geçmesiyle bu bilginin yayılması hukuka aykırı hale gelebileceğine hükmetmiştir. Bu doğrultuda da arama motoru işletmecilerine, böyle bilgileri içeren web sitelerine ilişkin bağlantıları arama sonuçlarından kaldırma yükümlülüğü getirilmiştir.

ABAD’ın bu kararı üzerine Google, unutulma hakkına ilişkin başvurular için bir web formunu kullanıma açmış[5] ve ilk günde 12,000, bir ayın sonunda ise toplam 250,000 başvuru almıştır.[6] Bugüne kadar kaldırılması talep edilen 2,4 milyon URL’nin ise %43’ü Google tarafından kabul edilmiş durumdadır.[7]

Türkiye’den Google’a “unutulma hakkı” başvurusunda bulunulabilir mi?

Google’ın başvuru yolunun kullanılabilmesi için AB vatandaşlığı aranmamaktadır. Bununla beraber, kararın uygulamasına ilişkin rehber ilkelerde, bir AB ülkesinde ikamet gibi bir bağlantının bulunmasının gerektiği ifade edilmiştir. Google’ın formunda uygulanacak ülke hukuku listesinde ise, AB’ye üye ülkelerin yanı sıra Norveç ile İsviçre gibi Avrupa coğrafyasında bulunan ülkelere de yer verilmiştir. Dolayısıyla, bu ülkelerden birinin hukukunun uygulanabilir olduğunun gösterilebilmesi durumunda, Türkiye’den başvuruda bulunulması mümkündür.

ABAD’ın kararı, Türkiye’den yapılacak bir başvuruya doğrudan dayanak teşkil etmese dahi, Google’ın Türkiye temsilciliğine yapılacak bir başvuruda emsal olarak gösterilebilir. Nitekim Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın da unutulma hakkına ilişkin kararlarında, hakkın kapsamına ilişkin değerlendirmesinde Google İspanya ’ya atıf yapılmıştır.

Türk hukukunda unutulma hakkı

Türkiye’de de ilk olarak Yargıtay’ın[8] , sonra da Anayasa Mahkemesi’nin[9] verdiği kararlarla tanınan unutulma hakkı, hukukumuzun bir parçası haline gelmiştir. Spesifik bir düzenlemeye konu olmamakla beraber unutulma hakkı, bu mahkemeler tarafından Anayasa ve Medeni Kanun’a dayandırılmıştır. Anayasa Mahkemesi tarafından Anayasa madde 17 ve madde 20’ye dayandırılarak geçmiş suçlara ilişkin eski İnternet haberlerine erişimin engellenmesi bağlamında tanınan unutulma hakkı, Yargıtay tarafından bir kişilik hakkı olarak özel hayatın gizliliğine dayandırılarak bir ceza davasındaki mağdurun isminin bilimsel bir kitapta yayımlanmaması bağlamında tanınmıştır.[10] Mahkemeler “güncellik” ölçütünü esas alarak, bu özelliği yitirmiş bilgilerin unutulma hakkı kapsamında gündeme getirilmemesinin talep edilebileceğini kabul etmiştir. Unutulma hakkının ifade ve basın özgürlüğü ile çatışması itibariyle de, bu iki hak arasındaki adil dengenin kurulmasına ilişkin ölçütler uygulanmıştır. Bu yaklaşım, Anayasa Mahkemesi[11] ve Yargıtay’ın[12] müteakip kararlarıyla da pekiştirilmiştir.

Unutulma hakkının ayrıca, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında da ileri sürülmesi mümkündür. Başta “kişisel verilerin silinmesi” olmak üzere, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’ndaki kişisel verilerin korunmasına ilişkin temel ilkeler unutulma hakkına dayanak teşkil etmektedir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin hükümlere başvurulması halinde, Google İspanya kararı da yol gösterici olabilecektir. Bu bağlamda, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na şikayet de bir başvuru yolu imkanı olarak gündeme gelmektedir.

**Dipnotlar: **


  1. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Genel Kamu Hukuku Anabilim Dalı. http://aves.istanbul.edu.tr/eren.sozuer/, eren.sozuer@istanbul.edu.tr. ↩︎

  2. “Obama’dan gençlere Facebook uyarısı”, 9 Eylül 2009, https://www.ntv.com.tr/turkiye/obamadan-genclere-facebook-uyarisi,2IdBE7R93EiZYkecD7unqw?_ref=infinite. ↩︎

  3. Unutulma hakkının tanımı, kapsamı ve tarihçesi için bkz. Eren Sözüer, Unutulma Hakkı: İnsan Hakları Hukuku Perspektifinden Bir İnceleme, (İstanbul, 2017: On İki Levha Yayıncılık), s.7-29, 42-48. ↩︎

  4. Karara ilişkin inceleme ve Türkiye bakımından değerlendirmesi için bkz. Sözüer, Unutulma Hakkı: İnsan Hakları Hukuku Perspektifinden Bir İnceleme, s.121-142. ↩︎

  5. “Avrupa'da geçerli veri koruma yasasına dayanarak Google Arama'da dizine eklenmiş içeriğin kaldırılması için talepte bulunun”, https://www.google.com/webmasters/tools/legal-removal-request?complaint_type=rtbf&pli=1. ↩︎

  6. Güncel istatistikler için bkz. “Avrupa gizlilik yasası kapsamındaki arama kaldırma işlemleri”, https://transparencyreport.google.com/eu-privacy/overview. ↩︎

  7. https://www.blog.google/topics/google-europe/updating-our-right-be-forgotten-transparency-report/. ↩︎

  8. HGK, E. 2014/4-56, K. 2015/1679, K.T. 17/06/2015. ↩︎

  9. AYMK, N.B.B., Başvuru No. 2013/5653, K.T. 03/03/2016. ↩︎

  10. Bu kararlara ilişkin ayrıntılı değerlendirmeler ve unutulma hakkının dayandırılabileceği düzenlemeler için bkz. Sözüer, Unutulma Hakkı: İnsan Hakları Hukuku Perspektifinden Bir İnceleme, s. 159 vd. ↩︎

  11. AYMK, Asli Alp ve Şükrü Alp, Başvuru No. 2014/18260, K.T. 4/10/2017. ↩︎

  12. 19.CD., E. 2016/15510, K. 2017/5325, K.T. 05/06/2017. ↩︎

Lexpera Blog’da yayımlanan yazılar, yazarlarının görüşlerini ifade eder. Lexpera Blog’da bir yazıya yer verilmesi, o yazıda savunulan görüşlerin On İki Levha Yayıncılık tarafından benimsendiği anlamına gelmez. Yazılar, bilgi amaçlı olup, hukuki mütalaa ya da tavsiye niteliği taşımamaktadır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve diğer mevzuat hükümlerine aykırı ve bilimsel yazma etik kurallarını aşan iktibaslar konusunda yazarların ve On İki Levha Yayıncılık’ın rızası bulunmamaktadır.
Author image
Hakkında Eren Sözüer