Lexpera Blog

Doğru Hukuk ve Uygulama İçin Kanun Yararına Bozma

Kavramlar, anlamları ile varlık/değer kazanırlar. Hukuk, kavramlar ülkesidir. Kavram ve çağrıştırdığı anlam algı ve gerçekliği var eder. Kanun yararına bozma kavramı da aslında hukukumuz ve kültürümüz bağlamında hukuk dünyasına ve toplumsal hayata yeterli ölçüde yansımamıştır.

Kanun yararına bozma normları; 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK)[1] madde 51’de, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)[2] madde 363’de ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK)[3] madde 309-310’da yer almakta olup, Resmi Gazete yayınlanma hukuki zorunluluğunu içerir.

Hukuk sistemimiz içinde kanun yararına bozma, kesinleşmiş kararlara ilişkin bulunduğundan olağanüstü kanun yolu olarak tanımlanır. Yüksek yargı denetimi ile (kanun yolundan/denetimden geçmeksizin oluşan) hukuka aykırılığa son vermektir. Üç temel kanunda yer alan normlar esas olarak benzer bir formülasyon içermektedir. 2577[4] , 6100[5] ve 5271[6] Sayılı Kanunların gerekçelerinde ise kanun yararına bozma normunun kanuna konulmasına ilişkin neden ve amaca yer verilmiştir.

Kanunların gerekçelerinde;

  1. Sırf yürürlükteki hukuka aykırılığı kaldırma bakımından hukuk yargılama usulüne muvazi olarak,

  2. Kanunu eşit uygulanması ve sanığın aleyhine olmamak koşuluyla, hukuka aykırılıkların, toplum ve birey açısından kanun yararına giderilmesi,

  3. Yanlışlık tespit edilip daha sonra benzer işlemlerden kaçınmak için,

Cümleleri ile kanun yararına temyizin/bozmanın kabul edildiği açıklanmaktadır.

Ayrıca uygulamanın yurdun her yerinde aynı şekilde yapılmasını sağlamak amacı ile kanun yararına bozma kararlarının Resmi Gazetede yayınlanması öngörülmüştür. CMK bağlamında ise kanun yararına başvuru üzerine verilen bozma kararlarına karşı ilk derece mahkemelerinin direnme hakkı yoktur.

Bilimsel yönteme uygun olarak, kanun yararına temyizin/bozmanın şartları ve usulü (prosedürü) aşağıda belirtilen şekilde özetleyerek açıklamak, anlatmak mümkündür;

  1. İlk derece yargısı olarak; (İYUK açısından: İdare, Vergi ve Bölge İdare Mahkemelerinin, HMK açısından ilk derece mahkemelerinin ve Bölge Adliye Mahkemelerinin ilk derece olarak verdiği, CMK açısından hâkim veya mahkeme tarafından) kesin olarak verilen kararlar (veya hükümler(CMK) ),

  2. İstinaf ve temyiz incelemesinden (kesin olmadıkları halde) geçmeksizin kesinleşen kararlar (veya hükümler(CMK)),

  3. Yürürlükteki hukuka aykırılık taşıyorlar ise, (normatif ifade İYUK’da “yürürlükteki hukuka aykırı bir sonucu ifade edeler”, HMK’da “yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu”,CMK’da ise “hukuka aykırılık bulunduğunu” şeklindedir.)

  4. Adli yargıda (HMK, CMK) Adalet Bakanlığı veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, İdari yargıda ilgili bakanlık veya bakanlıkların göstereceği lüzum üzerine veya kendiliğinden Danıştay Başsavcısı tarafından,

  5. Kanun yararına temyiz/bozma talep edilir.

Adalet Bakanlığında, ceza ve hukuk işleri için iki kanun yararına bozma/temyiz bürosu görev yapmaktadır.[7] Ayrıca Ceza İşleri Genel Müdürlüğü kanun yararına bozma ilamlarına (841 Adet) internet sayfalarında[8] yer vermekte, Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürlüğü ise yine internet sayfasında istatistikî veri[9] paylaşmaktadır. Öte yandan 2015 yılı ve öncesine ait olan Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Ceza Dairelerine ait kararlardan seçilmiş önemlileri 2016 Temmuz ayında dergi (sayı 1) olarak yayınlanmıştır.[10]

İçtihat, yürürlükteki hukuka/kanuna uygun yorum ve düşüncelerdir. Güncel açıklama ve uygulamayı ifade eder. Bilim insanları veya bilimsel kurumlarca yapıldığında bilimsel, mahkemeler tarafından yapıldığında yargısal içtihat adını alır. Emsal ise, mahkemelerce ve daha çok üst yargı mercileri (Bölge Adliye, Bölge idare, Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi) tarafından verilen örnek kararları anlatır. Kanuna uygun yorum düşünce (emsal kararlar) kökleştiğinde ve istikrar kazandığında yargısal içtihada dönüşebileceği gibi doğrudan kanundan alınan yetkiye dayalı olarak da içtihat oluşturulabilir.

Kanun yararına bozma, Resmi Gazetede yayınlanmakla mevzuata, hukukun kaynaklarına[11] dâhil olur. Kanun yararına emsaldir. Emredici içtihadi norm haline dönüşür ve bağlayıcıdır. Nasıl, mevzuatta açık hüküm bulunan hallerde ilgili hükmün uygulanması sırasında tereddüt oluşmayacağı[12] açık ise, “…yasanın kesin hükümde belirtildiği şekilde uygulanamayacağının açıkça duyurularak mahkemelerin uyarılmasına yönelik olduğundan…”[13] kanun yararına bozma kararları da tereddütsüz, derhal uygulanır.

Kanun yararına temyiz/bozma bağlayıcılığını, kanun ve hukuk devletini koruma ilke ve gerçeğinden alır. Doğru hukuk ve uygulamayı gösterir. Hukuk devleti ilkesinin[14] usul hukuklarında yer alan özel bir güvencesidir. Hukuk korunuyor ise, hayat, kişi, toplum korunur.

Hukuk bilimi, normatif dünyanın bütün alan ve fonksiyonları ile ilgilendiğinden, her norm ve onun bilinmesi, anlaşılması ve uygulanması ile de ilgilenir. Normu açıklamak ve toplumu aydınlatmakta bilimsel yöntem/faaliyet olarak hukuka, bilime, topluma, hukuk devletine karşı bir görev ve sorumluluktur. Hukuk bilimi, hep daha iyiden yanadır. Kanun yararına demek; ülke, devlet, millet yararına adalettir.

Dipnotlar:


  1. 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK) ↩︎

  2. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) ↩︎

  3. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu(CMK) ↩︎

  4. 2577 Sayılı Kanun Gerekçe ↩︎

  5. 6100 Sayılı Kanun Gerekçe ↩︎

  6. 5271 Sayılı Kanun Gerekçe ↩︎

  7. 1-Ceza İşleri Genel Müdürlüğü Kanun Yararına Bozma Bürosu 2- Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürlüğü Kanun Yararına Temyiz Bürosu ↩︎

  8. Kanun Yararına Bozma Kararları ↩︎

  9. İstatistikî Veri ↩︎

  10. Kanun Yararına Bozma Sonucu Verilen Yargıtay İlamları, Temmuz 2016, s.1, Adalet Bakanlığı Yayın İşleri Dairesi Başkanlığı, ISBN No: 978-975-7978-78-7 ↩︎

  11. Bilgi için bkz. Kemal Gözler, Türk Anayasa Hukuku (Bursa, Ekin, 2. Baskı 2018, sayfa 2 vd) ↩︎

  12. Danıştay 1.Daire, 2016/1975 Esas, 2016/1983 Karar, 06.12.2016, Danıştay Dergisi, Y.2017, 145,s.43-46 ↩︎

  13. Kanun Yararına Bozma-Yargıtay 3.HD.2015/4968 E., 2016/4783 K., 29.03.2016 G. ↩︎

  14. Görsel Özkan, “Anayasa Mahkemesine Göre Hukuk Devletinin Anlamı ve Yargının Konumu”, Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, Sayı: l, Nisan 2010, s. 81-134 ↩︎

Lexpera Blog’da yayımlanan yazılar, yazarlarının görüşlerini ifade eder. Lexpera Blog’da bir yazıya yer verilmesi, o yazıda savunulan görüşlerin On İki Levha Yayıncılık tarafından benimsendiği anlamına gelmez. Yazılar, bilgi amaçlı olup, hukuki mütalaa ya da tavsiye niteliği taşımamaktadır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve diğer mevzuat hükümlerine aykırı ve bilimsel yazma etik kurallarını aşan iktibaslar konusunda yazarların ve On İki Levha Yayıncılık’ın rızası bulunmamaktadır.
Author image
Hakkında Av. Cengiz Aşkan
Antalya Barosu üyesidir. Lisans eğitimini Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesinde, yüksek lisans eğitimini Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim dalında tamamlamıştır.